tarafından inovarkadigital@gmail.com | Nis 17, 2025 | MDR
Giriş: Psikoterapi mi Yetmiyor? Belki de Ruhunuza Dokunan Bir Yön Arıyorsunuz
Modern hayatın koşuşturması içerisinde fiziksel ve zihinsel sağlığa dair birçok çözüm önerisi karşımıza çıkıyor. Ancak insan sadece bedenden ve zihinden ibaret değil. Ruhun da anlamaya, onarılmaya ve yön bulmaya ihtiyacı var. İşte tam da bu noktada Manevi Danışmanlık ve Rehberlik (MDR) devreye giriyor.
MDR Nedir?
Manevi Danışmanlık ve Rehberlik, bireylerin dinî veya manevi kaynaklı sorunlarıyla başa çıkmalarına yardımcı olmak amacıyla, modern danışmanlık teknikleriyle dini ve ruhsal öğretileri birleştiren profesyonel bir danışmanlık alanıdır.
Psikolog ya da psikiyatristlerle benzer bazı alanlarda çalışsa da, MDR uzmanları danışanlarının talepleri doğrultusunda irşat hizmeti de sunabilirler. Bu da MDR’yi özellikle mütedeyyin kesim için önemli ve tamamlayıcı bir alternatif haline getirir.
MDR’nin Tarihsel Gelişimi
Manevi danışmanlık, 20. yüzyılın başlarında Anton Boisen’in öncülüğünde akademik literatürde yerini almaya başladı. Başta ABD olmak üzere birçok Batı ülkesinde kiliselerde, hastanelerde, cezaevlerinde ve benzeri kurumlarda uygulanmaya başlandı.
Zamanla bu alan, sadece Hristiyanlar için değil; Müslüman bireyler, Yahudiler ve farklı inanç sistemlerine sahip kişiler için de bir danışmanlık modeli haline geldi.
Neden MDR’ye İhtiyaç Duyulur?
- Geleneksel psikoterapi yöntemlerinin yetersiz kaldığı noktada maneviyatı odağa alan bir yaklaşıma ihtiyaç duyulur.
- Kişi dini inançlarıyla örtüşmeyen yöntemlerden uzak durmak ister.
- Ruhsal yalnızlık, değer boşluğu, anlam arayışı gibi kavramlar manevi bir boyutta ele alınmalıdır.
Özellikle İslam toplumlarında bu alanın gelişimi, bireylerin kendi değer sistemleriyle barışık kalmasını sağlarken, terapi sürecine olan güveni de artırır.
MDR Akademik ve Hukuki Zemin Üzerindedir
Manevi Danışmanlık ve Rehberlik, artık sadece uygulamalarda değil, akademik ve hukuki olarak da tanınmış bir meslek alanıdır.
Yüksek Lisans Olanakları:
- Türkiye’de İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi gibi kurumlarda MDR Yüksek Lisans Programları aktif olarak yürütülmektedir.
- Avrupa’da ise Hollanda Uygulamalı Bilimler Üniversitesi bu alanda önemli bir referanstır.
- Bu programlara sadece Teoloji, İlahiyat, İslami İlimler, Psikoloji ve PDR bölümlerinden mezun olanlar başvurabilir.
Yasal Dayanaklar:
- Türkiye’de Diyanet İşleri Başkanlığı’nın görev tanımında “manevi danışmanlık” ifadesi açıkça geçmektedir.
- MYK (Mesleki Yeterlilik Kurumu) tarafından yayınlanan “Manevi Danışman (Seviye 6)” ulusal meslek standardı mevcuttur.
MDR Nerelerde Uygulanır?
Manevi danışmanlar, çok çeşitli alanlarda hizmet verebilir:
- Hastaneler
- Cezaevleri
- Diyanet kurumları
- Cami, kilise gibi ibadethaneler
- Fabrikalar, sosyal hizmet kurumları
- Kendi özel ofislerinde veya terapi merkezlerinde
MDR Kimler İçin Uygundur?
MDR, özellikle aşağıdaki konularda içsel çözüm arayan bireyler için uygundur:
- Ruhsal yalnızlık hissi
- Hayatın anlamını sorgulama
- Dini değerlerle yaşantı arasında kopukluk
- Kaygı, stres, yas ve yön kaybı yaşayan bireyler
- İman, ahiret, kader gibi kavramlara dair derin içsel soruları olanlar
tarafından inovarkadigital@gmail.com | Nis 17, 2025 | MDR
Dikey Mobbing: Üst düzey yöneticilerin alt düzey çalışanlara yönelik uyguladığı psikolojik baskıdır. Bu tür mobbing, genellikle çalışanları sindirme ve kontrol etme amacı taşır.
Yatay Mobbing: Aynı seviyedeki çalışanlar arasında gerçekleşen dışlama, dedikodu yapma veya kötü niyetli rekabet gibi olumsuz davranışlardır. Bu tür mobbing, ekip içindeki ilişkilere zarar verebilir.
Tersine Mobbing: Astların, üst düzey yöneticilerine karşı olumsuz tutumlar sergilemesiyle ortaya çıkar. Bu durum, genellikle yöneticilerin otoriter tutumları ve kötü yönetimden kaynaklanır.
Mobing tespiti: Mobbing tespiti, iş yerindeki psikolojik tacizi belirlemek için aşağıdaki yöntemlerle yapılabilir:
- Davranış Gözlemleri: Çalışanların birbirleriyle veya yöneticileriyle olan etkileşimleri gözlemlenir. Sürekli dışlama, küçümseme, dedikodu yapma gibi olumsuz davranışlar mobbingin belirtisi olabilir.
- Çalışan Anketleri ve Görüşmeler: Çalışanlara yönelik anonim anketler veya bireysel görüşmeler düzenlenerek, iş yerindeki psikolojik baskılar ve olumsuz davranışlar hakkında bilgi toplanabilir.
- Belgelerin İncelenmesi: E-posta, mesajlaşmalar ve diğer yazılı iletişimlerde, mobbingin izleri olabilir. Dışlama, hakaret ya da baskı gibi içerikler tespit edilebilir.
- Tanık İfadeleri: Çalışanların ve diğer tanıkların ifadeleri alınarak, mobbingin etkilerini ve davranışlarını doğrulayan bilgi sağlanabilir.
- Psikolojik Değerlendirmeler: Mobbinge uğrayan çalışanın psikolojik durumu (kaygı, depresyon gibi) değerlendirilerek, mobbingin etkileri daha net tespit edilebilir.
Bu yöntemlerle mobbingin tespiti yapılabilir ve gerekli adımlar atılabilir.
Mobbing terapisi diye adlandırılabilecek bir yaklaşım bulunmaktadır. Bu, mobbing (psikolojik taciz) nedeniyle mağdur olan bireylerin iyileşmesine yardımcı olmak için psikolojik destek ve terapi yöntemlerini içerir. Mobbing mağdurlarına yönelik terapi, genellikle aşağıdaki yaklaşımlarla yapılır:
- Bireysel Psikoterapi: Mobbing mağdurları, kaygı, depresyon, stres ve özgüven kaybı gibi psikolojik etkilerle başa çıkabilmek için bir terapist ile bireysel terapi alabilirler. Terapist, kişinin yaşadığı duygusal zorlukları anlamaya çalışır ve başa çıkma becerileri geliştirir.
- Cognitive Behavioral Therapy (CBT) – Bilişsel Davranışçı Terapi: Mobbing mağdurlarının olumsuz düşüncelerini ve duygusal tepkilerini yönetmelerine yardımcı olmak için sıklıkla kullanılır. Bu terapi, kişinin düşünce tarzını ve davranışlarını değiştirerek, olumsuz etkilerle baş etmesini sağlar.
- Destek Grupları: Mobbing mağdurları için, benzer deneyimler yaşamış diğer bireylerle bir araya gelerek destek bulabilecekleri grup terapileri düzenlenebilir. Bu tür gruplar, kişiler arasında dayanışma ve empati oluşturabilir.
- Stres Yönetimi ve Gevşeme Teknikleri: Mobbing mağdurları için stres yönetimi, gevşeme teknikleri (yoga, meditasyon gibi) ve duygu yönetimi üzerine terapiler de önerilebilir. Bu tür yöntemler, kişinin psikolojik sağlığını iyileştirmeye ve başa çıkma becerilerini artırmaya yardımcı olabilir.
Mobbing mağdurları için terapi, sadece psikolojik destek sağlamakla kalmaz, aynı zamanda kişiye haklarını savunma ve profesyonel olarak daha güçlü olma konusunda da yardımcı olabilir.
tarafından inovarkadigital@gmail.com | Nis 17, 2025 | MDR
Bazı insanlar vardır ki hayat enerjinizi ve ışığınızı çalarlar, kendinizi değersiz ve mutsuz hissetmenizi sağlar, örneğin mutlusunuzdur ve o enerji ve hevesle bir şey anlatacakken, o heves kursağınızda kalır ve yüzünüz düşer. Yaptığınız bir hatayı farkettiğinde kırıcı bir dille anlatır, üstelik bunu dost acı söyler ve sana yardım ediyormuş mantığı ile yapar işte bu yüzden kendinizi sorgularsınız ve bu cendereden çıkamazsınız. Asl olan, beyninizin Alfa beta theta delta ve gama dalgaları sayesinde hissettiğidir yani acı sözü ve eleştiriyi acıtmadan söylenmesi ve eleştirinin yapıcı etkilerinin eksikliğidir. Eleştiri insan hayatın da elbette olmalı, fakat bu eleştiri sizi yargılaycı ve aşağılayıcı değil, daha iyiye götürecek cinsten olmalıdır. Enerji vampiri denilen bu kişiler, kişinin akıl sağlığını sorgulamasına, kendini mutsuz ve huzursuz hissetmesine neden olurlar. Tavırlarındaki negatif etkiden, ortama yaydıkları huzursuzluk hissinden, 6. hissi kuvvetli dediğimiz sezgisel zekaya sahip, duygusal ve hassas kişiler daha fazla etkilenirler. Saygısız empatiden uzak, farkındalık düzeyi düşük, bencil, alaycı kişilerin üzerimizde oluşturduğu etkilerin başında ruh sağlığınızın bozulması, ses kısılması, sesinizin içine kaçması, kalp çarpıntısı, el titremesi, yüzünüzdeki çehre değişikliği, terleme ve öfke patlamaları gibi fizyolojik etkiler görüldüğünde, sağlığınız ciddi bir şekilde bozulmaya başlamıştır ve harekete geçme zamanınız gelmiştir. Uzmanından psikolojik yardım, terapi veya durumun yoğunluğu nispetinde tedavi edilmesi gereken kişi odur fakat bu kişiler genelde tedaviyi red ettikleri için, olumsuz etkiledikleri insanlar profesyonel yardım alırlar.
Tedavi dışında yapabilecekleriniz ise; bu kişi çok yakınınız değilse, aranıza mesafe koyabilirsiniz. Kendinizi kötü, değersiz ve mutsuz hissettiren bu kişi hayatımızdan çıkaramadığımız, mecburen görüşmek zorunda olduğunuz biri ise, kendinizi korumanıza yardımcı olabilecek teknikler şunlardır:
- Daima son sözü o söylesin, örneğin; görüşürüz dediğinde sözlü cevap yerine el işareti yada kısa bir cevap verin.
- Menfaatiniz dışındaki size yarar sağlamayan gereksiz iletişimlerden kaçının ve mümkün olduğunca az iletişim kurun veya iletişimi minimuma indirin. Cevap ve soru öncesi soracağınız sorunun veya cevabın gerekliliğini düşünün.
- Minimum iletişim = maksimum verim, isteklerinizi yaptırma da 1 sıfır önde olun.
- Minimum iletişim = maksimum huzur. Bu sözü destekleyen çok muhabbet tez ayrılık getirir sözünü bilirsiniz.
- Gereksiz yorum ve açıklamalardan kaçının ve her soruya uzun ve açıklayıcı cevap vermeyin ve tez canlı olma konusunda kendinizi frenleyin, çünkü bulduğunuz her çözüme bir kulp takarak kendinizi kötü hissetmenizi sağlayacak ve siz yine o derin pişmanlık hissine kapılacaksınız.
- Bazen hoş olsa da espri ve şaka yapmamaya özen gösterip, Hz. Ömer’in çok gülenin heybeti azalır, çok şaka yapan hafife alınır sözünü unutmayın. ‘Ağır ol batman gelesin’, ölçülü davranma konusunda söylenmiş güzel bir atasözüdür.
- Sebep Sonuç İlişkisi; Kendinizi eleştirdiğiniz konuları dile getirip karşı tarafa fırsat vermeyi bırakın örneğin; şu kilolardan ne yaptımsa kurtulamadım dediğinizde, şu göbeğine bak, biraz ağzını tut, balon gibi patlayacaksın yakında” gibi bir geri dönüşüm alabilirsiniz bu da bilinçaltınıza ben boğazına dikkat etmeyen, iradesiz, yetersiz, zayıf karakterli, biriyim olarak yansıyacaktır. Buna Türkçe’de bülbülün çilesi dili belasıdır denir.
- Manipülasyona maruz kaldığınız da öfkeli bir cevap vermek isteyebilir, ona haddini bildirmeliyim yoksa ezik, onursuz, zayıf birisi olarak görünürüm ve güzel bir ders verirsem ne bana ne de başka kimseye böyle davranamaz diyebilirsiniz fakat bu bir çözüm değildir hatta agresif kontrolsüz tuhaf görünmenize sebep olur çünkü bu kişiler tedavi edilmedikleri takdir de davranışların da haklı olduklarına inandıkları için verecekleri cevap kendinizi daha kötü hissetmenizi sağlayacaktır, ayrıca sizin tetiklenmeniz ve cevap vermeniz onları mutlu eder. Bunun yerine manipülatif ve alaycı gülümsemeyi tercih edin ki bırakın onlar öfkelensin.
- Bu yorucu ve yıpratıcı insanlara asla, elbisen çok güzel, saçların harika görünüyor, zayıflamayı başarmışsın, sınavdan AA almışsın gibi iltifat etmeyin, iltifattan beslenen bu kişiler, güzelliğinin veya başarısının dile getirilmesinden mutlu olurlar ve sadece bu konu da size teşekkür ederler. Sizde kabul gören düşünceniz neticesinde diğer duygu ve düşüncelerinizi dile getirme eğilimine girersiniz, ve manipülasyona maruz kalmanız tam da bu nokta da başlar. Sözlerinizin dikkate alınmaması, saçmalıyorsun, sus artık tıpkı …. gibisin veya görüşünüzün önemsiz ve yanlış olduğunu kaba bir dille ifade eder. Sizde bu sindirme, demoralizasyon, bazen de azarlanmaya maruz kalarak, yüzünüz düşer, boğazınız düğümlenir, özgüveninizi kaybedip, kendinizi sorgulamaya ve akıl sağlığınızdan şüphe etmeye başlarsınız.
- Seçimleriniz ve yaptıklarınız konusunda daima aksini savundukları ve eleştirel bir yapıya sahip oldukları için bu kişilere fikrini sormayın ve akıl danışmayın, kararınızı verdikten sonra harekete geçin buna rağmen eleştirdiğinde fikrini sormadım ki cevabını verin. Yaptığınız seçimlerdeki yanlışlığı dile getirmeyin ve itiraf etmeyin ki tadınız kaçmasın. Fikriniz de sorulmadan söylemeyin nasıl olsa beğenilmeyecek. Sorduğu sorulara da anında cevap vermek yerine geç ve kısa cevap verin.
- Tuvaleti temiz bulmak isteyip kendi pis bırakan, komşudan şikayet edip kendi gürültü yapan, hakkını yedirmeyen ama hak yiyen kendisi dışındakileri genetik çöplük olarak gören ve hissettiren bu zihniyetten emir alan değil emir veren ve menfaat odaklı olun.
- Futbol sahasında oynayan değil, tribünden izleyen yuhalamaya meyillidir, ve yuhalayanlar toplumda her zaman kendisinin dinlenilmesinden hoşlanırlar, sizde bu sahaya inememiş, tribün takımını dinlemeyin ve haklı bile olsa asla hak vermeyin. Bunların hayat motivasyonları eleştri aşağılama hor görme ve saygısızlıktır. Sizdeki bu sağlam duruş ilk zamanlarda onu sinirlendirip tepkilerini arttırmasına neden olabilir, üzerinize daha fazla gelebilir, suçlayıcı konuşabilir, vicdani duygularınızı tetikleyecek birtakım konuşmalar yapabilir, özellikle ebeveynler yada çocuklar bu gibi durumlarda bu tepkisizliğinizin onları ne kadar üzdüğünü, ne kadar kötü bir evlat yada anne olduğunuzu söyleyebilirler. Sizde kendinizi suçlu hissedebilirsiniz, ve bunu en ufak bir mimikten, ses tonunuzdaki titreşimden bunu anlarlarsa üzerinize gelmeye devam ederler. Veyahut ne kadar üzüldüm sen böyle yapınca bir bilsen gibi cümleler de sakın başkalarının duygularını kendi sırtınıza almayın çünkü yetişkin olan herkes kendi duygusundan sorumludur. Eğer siz hakkınız olan bir şeyi yaptınız diye karşı taraf sizi haklı bulmak yerine kendini kötü hissediyorsa bu sizin sorumluluğunuz yada suçunuz değil kendi tercihidir.
Sonsöz: Bu öneriler işe yaramıyor, sesiniz içine kaçtı ve yüzünüzde ki gülümse bittiyse, kafanızın karıncalanması, yüzünüz de yanma, ateş basması, cilt döküntüsü, kaşıntı, öfke nöbetleri, sinir krizleri gibi fizyolojik tepkiler başladıysa, mutlaka profesyonel yardım almalısınız.
Siz kendi elinizle teslim etmedikçe kimse öz saygınızı elinizden alamaz. ‘Gandhi’
tarafından inovarkadigital@gmail.com | Nis 17, 2025 | MDR
Giriş: Her Şey Yolundayken Bile Eksik Hissediyor Musunuz?
Hayatınız dışarıdan bakıldığında yolunda görünebilir: bir işiniz, çevreniz, günlük rutininiz vardır…
Ama içinizde tarif edemediğiniz bir eksiklik, bir boşluk hissi mi taşıyorsunuz?
Bu his çoğu zaman sessizce hayatımıza yerleşir ve zamanla yaşamdan aldığımız anlamı zayıflatır. İşte buna manevi boşluk diyoruz.
Manevi Boşluk Hissi Nedir?
Manevi boşluk; bireyin ruhsal anlamda yönsüz, amaçsız veya yalnız hissettiği içsel bir durumdur.
Bu durum inançsızlıkla karıştırılmamalıdır. Aksine, çoğu zaman kişi inançlı olsa bile içsel bağlantıdan uzaklaşmış olabilir.
Bu boşluk:
- Hayatın anlamını sorgulama,
- Kalabalıklar içinde yalnız hissetme,
- Değerlerle yaşanan hayat arasında uyumsuzluk,
- Dua, ibadet veya içe dönüş ihtiyacının artması gibi sinyallerle kendini gösterebilir.
Psikolojik ve Duygusal Etkileri
Manevi boşluk, zamanla stres, içsel huzursuzluk, değersizlik hissi ve duygusal yorgunluk gibi psikolojik belirtilere de yol açabilir. Kişi, yaşadıklarını tanımlamakta zorlandığı için “bende bir gariplik var” düşüncesine kapılabilir.
Bu süreçte kişi:
- Anlam arayışına girer
- Yalnızlık duygusu yoğunlaşır
- Hayattan tat alma düzeyi düşer
- Günlük işleyiş içinde kaybolmuş hisseder
Manevi Boşlukla Nasıl Baş Edilir?
Bu hisle baş etmek yalnızca dua veya meditasyonla değil, aynı zamanda profesyonel destekle daha sağlıklı bir süreç haline gelebilir.
Manevi danışmanlık, bireyin iç dünyasını anlamasına, değerleriyle tekrar bağ kurmasına ve hayatına yeniden yön vermesine yardımcı olur.
Unutmayın: Yalnız Değilsiniz
Bu tür duygular, insan olmanın en doğal parçalarındandır. Önemli olan bu süreci görmezden gelmek yerine, kendinize doğru bir alan açabilmek ve destek almaktan çekinmemektir.
Eğer siz de bu duyguları yaşıyorsanız, manevi danışmanlık süreciyle tanışarak içsel dengenizi yeniden kurabilirsiniz.